6 Haziran 2008 Sayı: SİKB 2008/23

  Kızıl Bayrak'tan
  Kürt sorununda “çözüm” tartışmaları
   1 Haziran mitingi fiyaskosu
Düzen içi dalaşmanın “telekulak” safhası
TÜSİAD enerjide özelleştirmenin bir an önce tamamlanmasını buyuruyor...
Kürt diline özgürlük!
AKP Kyoto’yu imzladı...
  İşçi ve emekçi hareketinden…
  Temiz bir damla su için bile sosyalizm!
  Bahar süreci, sınıf hareketi ve sol hareket
  Gençlikten...
  İşçi sınıfının ve sosyalizmin büyük şairi Nazım Hikmet yaşıyor!
  Petrol fiyat artışlarını protesto eylemleri yayılıyor...
  Suriye-İsrail görüşmeleri
Ortadoğu’ya barış vaadetmiyor!
  2008 Avrupa Futbol Şampiyonası egemenlerin elinde kirli bir araç işlevi görüyor...
  Habip Gül’ün mezarına saldırı!
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İşçi ve emekçi hareketinden…

PETKİM’de devre karşı eylem!

Petkim işçileri 28 ve 29 Mayıs günü gerçekleştirdikleri eylemlerle Petkim’in özelleştirilmesini protesto ettiler. 28 Mayıs günü sabah saatlerinde PETKİM Aliağa A Kapısı önünde bir araya gelen Petrol-İş üyesi işçiler, yargı sürecinin sonuçlanması beklenmeden PETKİM’in devredilmesine karşı çıktılar. PETKİM’in satışına karşı işbaşı yapmadılar.

Burada PETKİM işçilerine seslenen Petrol-İş Sendikası Aliağa Şube Başkanı Salih Aydın yargı sürecinin lehlerine sonuçlanacağından emin olduklarını söyledi. PETKİM’in devredilmesine karşı mücadelede gereken her şeyi yapacaklarını vurgulayan Aydın, özelleştirmeyi durduracaklarını ifade etti.

Petkim’in yüzde 51 hissesinin blok satışı ihalesinde 2 milyar 40 milyon dolar teklif veren Socar-Turcas Petrokimya AŞ’yle satış sözleşmesi ise 30 Mayıs günü imzalandı.


“Abluka” tutsakları 6 Haziran’a…

“Abluka” isimli operasyonla gözaltına alınarak tutuklanan Türkiye Motorlu Taşıt İşçileri Sendikası (TÜMTİS) Ankara şube yöneticileri 6 Haziran günü ilk duruşmalarına çıkacaklar.

TÜMTİS Ankara Şube Yönetim Kurulu üyesi 7 sendika yöneticisi ve sendika üyesi 10 kişi, 20 Kasım 2007 tarihinde evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alındılar. TÜMTİS Genel Merkezi ve şubelerinin Sabri Topçu’nun sendikadan tasfiye edilmesinden sonra başlattığı örgütlenme seferberliği devlet terörüyle karşılandı. Patronlar TÜMTİS’in yürüttüğü sendikal örgütlenme faaliyetini dizginlemek için yargı teröründen medet umuyor.

TÜMTİS yöneticisi ve üyeleri içinden 10’u serbest bırakılırken şube yönetim kurulu üyesi 7 kişi hakkında 23 Kasım günü tutuklama kararı çıkartıldı. Tutuklanan Ankara şube yöneticileri Sincan Kapalı Cezaevi’ndeler.

İddianamede tutuklama gerekçeleri; sendikanın üye sayısını arttırarak haksız çıkar elde etmeye çalışmak, çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve sendikaya zorla üye kaydetmek olarak sıralanıyor.


Profilo işçileri: “Tazminat hakkımız!”

Çerkezköy’de bulunan Profilo Telra Fabrikası’ndan iş akdi feshedilen 700’e yakın işçi bir yıldır alamadıkları tazminatları için 30 Mayıs günü Mecidiyeköy’de bulunan Profilo Alışveriş Merkezi önünde bir eylem gerçekleştirdiler. Eylemde “Türk-Metal Sendikası Çerkezköy Şube” pankartı ve çeşitli şiarların yeraldığı Çerkezköy Profilo Mağdurları imzalı dövizler açtılar.

Basın açıklamasını Türk-Metal Sendikası Çerkezköy Şube Başkanı Murat Koçak yaptı. Koçak yaptığı açıklamada, iş akdi feshedilen 700’e yakın işçinin bir yıldır yaşam mücadelesi verdiğini, son olarak 3 Nisan’da fabrika önünde yaptıkları basın açıklamasının bir uyarı olduğunu, aksi takdirde haklı mücadelelerinin devam edeceğini vurguladı.

Yaklaşık 100 kişinin katıldığı eylemde, “İşçiyiz, haklıyız, kazanacağız!”, “Tazminat hakkımız söke söke alırız!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul


TEGA işçileri: “Grev hakkımız engellenemez!”

Ankara Sincan Organize Sanayi Bölgesi’nde başlattıkları grevlerinin 114. günü olan 30 Mayıs’ta TEGA Mühendislik işçileri Sincan merkezinde eylem gerçekleştirdiler.

Sincan Kaymakamlığı önünde toplanan TEGA işçileri ve DİSK temsilcileri “Grev hakkımız engellenemez / BMİS” pankartı açarak yürüyüşe geçtiler. “TEGA işçisi köle değildir!”, “Grev hakkımız engellenemez!”, “Direne direne kazanacağız!” sloganları eşliğinde yapılan yürüyüşün ardından Sincan Lale Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirildi.

Burada konuşan Birleşik Metal İşçileri Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, başta TEGA süreci olmak üzere örgütlenme süreçlerinde gerçekleşen saldırılara değindi. 114 gündür devam eden grev sürecinde, grevci işçilere yönelik defalarca fiili saldırı gerçekleştiğini, aynı süreçte grev kırıcı işçilerin kanunsuz bir şekilde çalıştırıldığını belirten Serdaroğlu, bunun karşısında Çalışma Bakanlığı’ndan Sincan Kaymakamlığı’na kadar bir dizi kurumun kılını dahi kıpırdatmadığını ifade etti.

Ardından BMİS İç Anadolu Şube Başkanı Seyfettin Gülengül kısa bir konuşma yaptı. 70 kişinin katıldığı eyleme DİSK Bölge Temsilcisi, DİSK ve KESK’e bağlı sendika şubeleri, İşçiden İşçiye bülteni çalışanları, EMEP, ÖDP, Halkevleri, UİD-DER destek verdi.

Kızıl Bayrak / Ankara


Otobüs şoförleri eylemde!

Bir süre önce Bursa Büyükşehir Belediyesi ve taşeron firma tarafından sendikaya üye oldukları gerekçesiyle işten çıkarılan TÜMTİS üyesi otobüs şoförlerinin mahkemeleri devam ederken, şimdi de belediyenin yaptığı ihale gerekçe gösterilerek işçilere kölece çalışma koşullarını dayatan bir sözleşme sunuldu. Bu dayatmayı kabul etmeyerek sözleşmeyi imzalamayan 123 TÜMTİS üyesi işçi toplu olarak işten çıkarıldı.

Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin kuruluşu olan Bursa Ulaşım Anonim Şirketi’nin (BURULAŞ) belediye otobüslerinde çalışan TÜMTİS üyelerine 1 Haziran’dan bu yana işbaşı yaptırılmıyor. Sendikanın tüm girişimlerine rağmen ihalenin kime verildiği bilgisi sendikadan gizleniyor.

Kölelik dayatmalarına karşı çıkan TÜMTİS üyesi işçiler ise bir kez daha eylemi seçtiler. 2 Haziran günü öğlen saatlerinde Orhangazi Parkı’nda toplanan işçiler haklarını alana kadar kararlı olduklarını haykırdılar. “İşçi kıyımına sessiz kalmayacağız; onurumuzdan, sendikamızdan vazgeçmeyeceğiz!” pankartının açıldığı eylem sırasında halaylar çektiler. Bekleyişlerini sürdüren işçiler ve sendika yöneticileri belediye yetkilileri görüşme çağrısında bulundular.

TÜMTİS üyesi sarı otobüs şoförleri, 3 Haziran günü de Büyükşehir Belediyesi önünde yine eylemdeydiler. Açıklamaya birçok sendika ve kitle örgütü destek verdi. Eyleme yaklaşık 200 kişi katıldı.

Kızıl Bayrak / Bursa


Neşe Plastik’te grev sona erdi

Gebze-Şekerpınar TOSB-TAYSAD Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu bulunan Neşe Plastik Fabrikası’nda 13 Mayıs günü toplu sözleşme sürecindeki tıkanmayla başlayan grev 1 Haziran günü varılan anlaşmayla sonlandırıldı.

Toplu sözleşme sürecinde Neşe Plastik patronu ve fabrikada çalışan 141 işçinin üyesi olduğu Petrol-İş Sendikası 2 No’lu Şube, ücret maddeleri konusunda anlaşma sağlayamamıştı. 18 gün süren Neşe Plastik grevinin sona erdiğini duyuran Petrol-İş Sendikası ise yaptığı bilgilendirmede varılan anlaşmanın sonuçlarına değinmedi.


Camda anlaşma sağlandı

Kristal-İş Sendikası ile Cam İşverenleri Sendikası arasında sürdürülen 21. Dönem Cam Grup Toplu İş Sözleşmesi’nde 2 Haziran günü anlaşma sağlandı. İmzalanan sözleşme, Şişecam grubuna ait Paşabahçe Cam Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile Cam Elyaf Sanayi A.Ş. işyerlerinde çalışan yaklaşık 5 bin cam işçisini kapsıyor.

3 Haziran olarak belirlenen grev uygulama kararı, 2 Haziran günü geç saatlerde varılan anlaşma sonucu kalktı. Sendikanın açıklamasına göre; ücretlerde birinci yıl yüzde 13 artış sağlandı, aylık ücretlere ortalama 193.5 YTL zam yapıldı. Ortalama aylık çıplak ücretler 1679 YTL’ye yükseldi. Sosyal haklar yüzde 15 ile yüzde 66 oranında arttı. Düşük ücretler iyileştirildi. İşe giriş ücreti uygulaması başlatıldı.


Bildik vaatler bildirgesi!

30 Mayıs’ta yapılan Türk-İş’e bağlı Tek Gıda-İş Sendikası’nın Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısının ardından sonuç bildirgesi yayınlandı.

Bildirge tümüyle TEKEL Sigara fabrikalarının satışına ayrıldı. Özelleştirme saldırısına karşı Tekel işçilerinin kararlılıkla süren direnişleri sendika bürokrasisi tarafından kesilmiş ve TEKEL’in satışına dair yapılan “ateşli” açıklamalarla süreç geçiştirilmişti. Sonuç bildirgesinde benzer söylemler tekrarlandı, sigara fabrikalarının devrine izin verilmeyeceği iddia edildi.

Ayları bulan özelleştirme sürecinde tabandan gelen basınçla eylemler örgütlemek zorunda kalan Tek Gıda-İş Sendikası yine aynı basınçla özelleştirmelere karşı mücadele vereceğini söylüyor. Ankara’da Özelleştirme İdaresi önündeki eylem hala hafızalarımızdaki tazeliğini korurken, Tek Gıda-İş’in sonuç bildirgesindeki esip gürlemeleri bir anlam taşımıyor.


TOKİ işçi kanıyla besleniyor!

TOKİ’nin sosyal tesislerinin işlerini alan, İzmir’in Uzundere semtinde faaliyet yürüten ESHA adlı müteahhit firma, TOKİ’nin ödeme yapmadığını söyleyerek uzun zamandır işçilere düzenli ücret ödememektedir. Son günlerde burada çalışan işçiler sık sık kısa süreli iş bıraktılar, ancak ücretlerin ödeneceği sözlerinin ardından çalışmaya devam ettiler.

29 Mayıs günü, ESHA’nın paraları ödememesi nedeniyle bir işçi bunalıma girmiş, TOKİ’nin yaptırdığı konutlardan birinin en üst katına çıkarak intihar etmek istemiştir. İntihar girişimini önleme çabaları uzun süre sonuçsuz kalmış, aynı işyerinde çalışan bir arkadaşının çatıya çıkarak intihardan vazgeçirmesi sonucu olay ölümle sonuçlanmamıştır.

Daha önce de başka bir müteahhitte çalışan işçilerden intihar edenler olmuştur.

Kızıl Bayrak / İzmir


BMİS: “Oyuna gelmeyeceğiz!”

Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu yaptığı yazılı açıklama ile 2821 Sendikalar Kanunu ve 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu’nu değerlendirdi.

“Hükümet yasanı al başına çal!” başlıklı açıklamada, işçi hakları ve sendikal özgürlükler konusunda AKP’nin 12 Eylül mantığının devamı olduğu söylendi. 2821-2822 sayılı yasaların işçi sınıfının ayağa kalkışını önlemek üzere düzenlenmiş yasalar olduğu belirtildi. Sendikalar yasasındaki toplu iş sözleşmesi yapma zorluğu eleştirildi. Yeni yasayla beraber TİS imzalamasını olanaksızlaştıran uygulamalara dikkat çekildi:

“Limter-İş’e yönelik baskılar son bulsun!”

Limter-İş Sendikası avukatları, sendikayı hedef gösteren açıklamalar yapan tersane patronları hakkında 29 Mayıs günü Sultanahmet Adliyesi’nde suç duyurusunda bulununarak sorumluların yargılanmasını istediler. “İş cinayetleri sorumluları yargılansın!” pankartının açıldığı eylemde, basın açıklamasını Sezin Uçar yaptı. Tuzla tersanelerde en basit iş güvenliği ve işçi sağlığı önlemleri alınmadığı için son 9 ayda 23 işçinin yaşamını yitirdiğini söyledi. Bu seri cinayetlere karşı önlemler alınmasını istedi. Eyleme ÇHD, İHD ve Savunma Hakları Derneği destek verdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul


SES “kazan” kaldırdı!

SES Anadolu Yakası Şubesi ve Marmara Üniversitesi Hastanesi çalışanları, yemeklerin ücretlendirilmesi, döner sermaye katkı paylarının ve nöbet paralarının ödenmemesi üzerine 30 Mayıs günü hastanenin acil servisi önünde bir eylem gerçekleştirdiler.

Yapılan açıklamada, bu uygulamalara sendikanın 16 gün boyunca yemek boykotuyla cevap verdiği ve uygulamanın geri çekilmesini sağladığı, ancak 16 Mayıs 2008 tarihinden itibaren tekrar yönetmeliğin uygulayamaya konması üzerine eylemlere yeniden başladıkları belirtildi.

Gerekirse “kazan kaldırmasını” bildikleri vurgulandı.

Eyleme Validebağ ve Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastaneleri çalışanları da destek verdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul


MEB sınıfta kaldı!

Eğitim Sen İstanbul 3 No’lu Şube Yönetim Kurulu, Şişli Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yapılan ortaöğretim kurumları performans ölçme ve değerlendirme sınavındaki test kitapçıklarında 20’den fazla sorunun yanlış olduğunu, 30 Mayıs günü gerçekleştirdikleri bir basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdu. Açıklamada, performans ölçme ve değerlendirme sınavındaki test kitapçıklarında yapılan yanlışların AKP’nin eğitim politikalarından ve siyasi kadrolaşmasından bağımsız olmadığı söylendi.

Açıklama şu sözlerle sona erdi: “AKP, eğitim sistemini kendi ideolojisine uygun hale getirmek için tüm devlet olanaklarını kullanıyor. Özellikle siyasi kadrolaşma yoluyla tüm kademelere niteliksiz, formasyon sahibi olmayan bilgisiz-beceriksiz unsurları yerleştiriyor. Bu politikalar sonucu eğitim sistemi sorunlar yumağı haline gelmiştir.”

Kızıl Bayrak / İstanbul


“Arçelik alma, zulme ortak olma!”

Direnişteki Arçelik işçileri, direnişlerinin 155. gününde Arçelik ürünlerini boykot kampanyasıyla ilgili 3 Haziran günü Taksim Tramvay Durağı’nda bir eylem gerçekleştirdi.

Eylemde “Arçelik’te işçi kıyımına son! Yaşasın Arçelik direnişimiz”/Nakliyat-İş pankartı ve “Yaşasın Arçelik direnişimiz!”, “Arçelik ürününü kullanma, zulme ortak olma!”, “Arçelik ürünlerini tüketmeme boykotunu başlatıyoruz!” Koç/Arçelik işçileri imzalı dövizler açıldı.

Nakliyat-İş Sendikası Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu konuya ilişkin bir basın açıklamasını yaptı. Arçelik işçilerinin direniş sürecini özetleyerek, “işçi sendika düşmanlığına karşı zalime ortak olmamak için Koç Holding/Arçelik ürünlerini kullanmamaya, tüketmemeye çağrıyoruz.” dedi.

Basın açıklamasının ardından işçiler sloganlar eşliğinde İstiklal Caddesi üzerinde toplu bildiri dağıtımı gerçekleştirdiler.

Kızıl Bayrak / İstanbul


Sendikalardan basın açıklaması…

Yakın zamanda gerçekleştirilecek olan Çukurova Üniversitesi rektörlük seçimi öncesinde seslerini duyurmak ve taleplerini bildirmek isteyen SES Adana Şubesi, Dev Sağlık İş Çukurova Bölge Şubesi ve Eğitim Sen Adana Şubesi 4 Haziran günü Balcalı Hastanesi’nde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

SES temsilciliğinde bir araya gelen emekçiler buradan alkışlarla yürüyerek açıklamanın yapılacağı yere geldiler. Burada okunan metinde YÖK sisteminin getirdiği anti - demokratik değerlerin yaygın olduğu, bugünkü Çukurova Üniversitesi’nde üniversite yönetiminin de, baskı ve korku kültürünü üreterek ve sürdürerek kurumsal olarak “özgür düşünceyi” ortadan kaldırdığı, böyle bir ortamda özgür bilim üretimini ve sağlıklı çalışma koşullarını olanaksız hale getirdiği vurgulandı. Ardından talepler okundu. Sloganlarla sona eren eyleme yaklaşık 40 kişi katıldı.

Kızıl Bayrak / Adana



Lastikte dört bin işçi grevde…

“Grevimiz ‘ücret grevi’ değil onur grevi!”

Lastik sektöründeki grevler bugüne kadar Hükümet ve Bakanlar Kurulu kararlarıyla ertelendi. Şimdiye kadar dört kez farklı süreçlerde “grev” deneyimi yaşayan lastik işçileri 31 Mayıs günü Kocaeli ve Adapazarı’ndaki lastik fabrikalarında greve çıktılar.

9 Ocak 2008 tarihinde lastik patronları ve yaklaşık dört bin lastik işçisinin örgütlü olduğu DİSK’e bağlı Lastik-İş Sendikası arasında devam eden toplu sözleşme görüşmeleri greve çıkılacağı gün olan 31 Mayıs 2008 tarihine kadar sürdü. Öğlen saatlerine kadar devam eden görüşmelerden sonuç çıkmaması üzerine Kocaeli’de Türk Pirelli, Goodyear ve Brisa’da, Adapazarı’nda Goodyear’ın bir başka fabrikasında işçiler grev önlüklerini giyerek davul zurnayla greve çıktılar.

Lastik patronlarıyla sendika arasında görüşülen 59 maddeden 29’u grev gününe kadar çözüldü. Çözülen maddeler içinde lastik patronlarının dayattığı “yeni işe giren işçiler için çalışan işçilerin %50’si” teklifiydi. Lastik işçileri için hayati önemde olan bu teklif sürecin başından itibaren reddedildi ve bu konuda patron tarafı geri adım attı.

Ancak ücretle bağlantılı maddelerde sağlanamayan uzlaşma grev yolunu açtı. Sendikanın talep ettiği %12’lik ücret artışına karşılık patronlar %4,3’lük bir teklif sundular. Lastik işçilerine dayatılan bir diğer kölelik maddesi ise, iki dönem önce imzalanan ve işçiler tarafından tepkiyle karşılanan toplu sözleşmenin derinleştirilmesi anlamına gelen “izin konusu”ydu. İki dönem önce sendikanın yine apar topar imzaladığı sözleşmede haftalık izinlerin tekrar tartışma konusu yapılması işçiler tarafından tepkiyle karşılandı. 31 Mayıs sabahı Lastik-İş Sendikası’nın örgütlü olduğu (İzmit Goodyear: 450 kişi, Adapazarı Goodyear: 1000, Brisa: 1230, Pirelli: 1100) fabrikalarda yapılan grev oylamalarında “grev” iradesi ortaya çıktı.

Lastik grevinin 5. gününde görüştüğümüz işçilerin hemen hepsi, “Greve ücreti temel alarak başlamadık. İşveren bizi aylarca oyaladı, ciddiye almadı. Son gün geldiğinde de anlaşma yapmak için masaya çağırdı. Bu grev bizim için bu sefer farklı oldu. Bizim için itibar, onur grevi oldu” düşüncesini taşıyorlar. Burjuva medyada grevlerinin nedeni olarak ücret konusunun öne çıkarılmasına da bu yüzden tepkililer.

İşçiler, 31 Mayıs tarihinden itibaren fabrika önlerinde kurulan çadırlarla ve ikişer grev gözcüsüyle nöbetleşe olarak bekleyişlerini sürdürüyorlar. Lastik-İş Sendikası Kocaeli Şubesi’nde ise tıpkı fabrika önleri gibi geceli ve gündüzlü bekleyiş devam ediyor. İşyeri temsilcileri ve sendika üyeleri gün boyu sendika binasını boş bırakmıyorlar.

Şube binasında görüştüğümüz Goodyear Kocaeli Fabrikası İşyeri Temsilcisi Ufuk Şafak greve çıkış nedenlerini “bir birikim sürecinin sonu” olarak nitelendiriyor. Geçmişte yaptıkları grevlerin hükümet ve bakanlar kurulu kararları ile ertelendiğini belirten Şafak, talepleri karşılanana kadar grevlerini sürdüreceklerini, yılların birikimi sonucunda böyle bir kararı aldıklarını sözlerine ekliyor.

İşçiler; daha önce (1980 öncesi) bir tabak yoğurt için greve çıkılan günler olduğunu, yakın zamanda ise çay mahallerinin iyileştirilmesi için eylemler yaptıklarının bilgisini veriyorlar.

İşçilerin grev iradesi patronların dayatmaları karşısında güçlenmiş görünüyor. Öyle ki, Kocaeli Goodyear Fabrikası Lastik-İş Sendikası’nın şimdiki gelen başkanı Abdullah Karacan’ın yöneticiliğe adım attığı fabrikaydı. Bu fabrikada yapılan grev oylamasında ağırlıklı olarak “hayır” oyu çıktı. Ancak buna rağmen diğer fabrikalardan yükselen irade, süreci greve götürdü.

İşçiler, önceki toplusözleşme döneminde patronlara duyulan tepkinin bir sonucu olarak greve çıkıldığını söylüyorlar. Aldıkları ücretin toplumda “çok” olarak nitelendirilmesine karşı da “Sektör ağır bir sektör, beden gücü olmadan işler yürümüyor. Çoğu arkadaşımızda bel ve boyun fıtığı, ülser gibi iş hastalıkları var. Sosyal yaşantımız neredeyse yok” diyerek cevap veriyorlar.

İki dönem önceki toplusözleşme sürecinde iki günlük tatil hakkının bir güne indirilmesi ve bu sözleşmede bu hakkın gaspının derinleştirilmesi fazlasıyla tepki çekmiş görünüyor.

Kızıl Bayrak / İstanbul


GOP’ta 15-16 Haziran etkinliği...

GOP İşçi Platformu 31 Mayıs günü Gazi Mahallesi’nde iki ayrı etkinlik düzenledi. 1970’te yaşanan şanlı büyük 15-16 Haziran işçi direnişinin 38. yılı vesilesiyle hem sergi açıldı hem de sinevizyon gösterimi yapıldı.

Şair Abay Lisesi önünde yapılan sergiye ilgi büyüktü. Sergide tersane, maden, TEGA, İlbek, Yörsan, Telekom, Akmercan, cam işçileri ve Novamed’li kadınların grev ve direnişleri yer aldı. Yanısıra 2008 1 Mayıs gösterilerinden kareler sergilendi.

Ayrıca lise önünde stand açılarak serginin anlamı ve önemi üzerine konuşuldu. Kızıl Bayrak gazetesi ve kartpostal satışı yapıldı. Ses düzeni kurularak, 15-16 Haziran işçi direnişini anlatan ezgilerin yanısıra, dünya devrim marşları, devrimci marş ve türküler dinletildi.

Ardından toplu bir şekilde Heykel Parkı’na geçildi. Parkta biriken ve oturan insanlara bilgi verilerek, büyük 15-16 Haziran işçi direnişini konu alan sinevizyon gösterimine davet edildi. Saat 21:00 de başlayan sinevizyon gösterimini neredeyse parktaki kitlenin tamamı izledi. İki gün süren 15-16 Haziran işçi direnişinin nedenleri anlatıldı. İşçilerin yasayı nasıl da geri püskürttükleri, burjuvazinin tüm engellemelerine rağmen işçilerin sendikal hakları için nasıl bir mücadeleye girişerek kazandıkları belirtildi.

Bugün işçi ve emekçilerin sağlık haklarının gaspedildiği, paran kadar sağlık hizmeti verilmeye başlandığı belirtilerek, sendikalarda örgütlenme özgürlüğü için işçilerin birleşik gücüne ihtiyacın olduğu vurgulandı. Gösteri alkışlar eşliğinde bitirildi.

GOP İşçi Platformu resim sergisini 1 Haziran günü de Karadeniz Mahallesi emekçilerine taşıdı. Mehmet Akif Ersoy Parkı’nda açılan sergi, emekçilerin ilgisiyle karşılandı. Birçok işçi emekçiyle sergi üzerine sohbetler edildi. Serginin açıldığı alanda stand da açılarak, GOP İşçi Bülteni, GOP-DER kartpostalları ve Kızıl Bayrak satışı gerçekleştirildi.

Kızıl Bayrak / GOP