27 Kasım 2015
Sayı: KB 2015/44

Gerici hedeflerine savaşla ulaşmaya çalışıyorlar
“Masum” gösterilmeye çalışılan, Türkiye’nin Suriye’deki kirli çıkarlarıdır
Dink cinayeti; “katil devlet”, çünkü…
Devlet terörünün bir laboratuvarı: Türkiye
Kürt halkıyla eylemli dayanışmayı büyütelim!
Yasak ve katliamlara karşı direniş!
İHD Silvan raporunu açıkladı
Anlatılan senin hikayen değil Mösyö Burjuvazi!
Bayteks işçileri: Direnişimizde kararlıyız!
Mersin’de DEV TEKSTİL Temsilciliği açıldı
Birleşik Metal-İş’te “at izi, it izi!”
Önlemler hiçe sayılıyor, işçiler katlediliyor!
Ford Otosan’da temsilcilik seçimleri üzerine
MİB metal işçilerini sempozyuma çağırıyor
Genel durum ve güncel gelişmeler
Taştekin: Son bariyer yıkıldı
Madalyonun iki yüzü
BM Fransa’nın tasarısını onayladı
EKK’dan 25 Kasım eylemleri
Kadınlar 25 Kasım’da alanlardaydı
25 Kasım etkinlikleri
Özgürlüğümüzden ve geleceğimizden vazgeçmiyoruz!
“Bu davet bizim!”
Kuru bir yaprağa verilmiş söz...
Alaattin Yoldaş'a...
Alaattin'e...
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Ford Otosan’da temsilcilik seçimleri üzerine...

Tek vücut olmalı ve
2017’ye hazırlanmalıyız!

 

16 Kasım günü Ford Otosan’da Türk Metal temsilcilik seçimleri gerçekleştirildi. Seçim sonuçlarına göre, Türk Metal listelerde eski yerini her iki fabrika açısından da korudu. Ford Otosan’da Türk Metal’in adaylarının seçilmesi “Ford’da her şey bitti mi?” yoksa an az 5800 işçinin oy hakkının olduğu fabrikadan çıkan sonuçlar ne anlam ifade ediyor?

Ford Otosan’da gerçekleşen 16 günlük direniş sonrası, direnişten istenen kazanımlar elde edilemeden geri dönülmesi ve Ford Otosan yönetiminin fabrikada öncü işçileri işten atması içerideki işçiler arasında direniş sonrası dağınıklığı ve birbirinden kopukluğu doğurmuştu. Ford Otosan yönetimi bu durumu kendi lehine kullanarak içeride sürgünler, işten atma tehditleri, işten çıkartmalarla beslemiş ve Türk Metal’in önünü açmıştı. Zaman içerisinde de işçiler içerideki bu tablodan veya yasal olarak Türk Metal’in fabrikada kalmasından ve bir çıkış bulamadıklarından dolayı Türk Metal’e geri dönme süreci yaşamıştı.

Ford Otosan’da yaşanan bu sürecin ardından Türk Metal’in temsilcilik seçimleri gündemi ortaya çıktı. İşçiler seçimlere dağınık ve birbirinden kopartılmış olmalarının dezavantajı ile girdi. Bu duruma rağmen Ford işçileri başarabildikleri bölümlerde seçimlere kendi bölümlerinden çıkarttıkları adaylar ile girmeye çalıştı. Bu adaylar birleşebildikleri kadarıyla, farklı bölümlerden birkaç aday ile ortaklaşabilme yoluna gidebilmiş ancak sonuç itibariyle Ford işçilerinin tümünü kucaklayan ortak bir aday listesi çıkamamıştı. Kimi bölümler için vardiya vardiya da bölünen bu tablo sonucunda da toplam 63 temsilci adayının ortaya çıktığı bir tablo oluşmuştu.

İşçiler açısından tek dezavantaj bu da değildi. Her ne olursa olsun işçiler mevcut Türk Metal temsilcilerinden daha eşitsiz bir ortamda seçimlere girdiler. İşçilerin fabrikada kalma sınırının olması ve diğer bölümlere geçip çalışma yapmalarının yönetimin iznine bağlanması bile bu durumu özetlemektedir.

Bu yüzden işçiler açısından böylesi bin bir sorun varken temsilcilik seçimlerini Türk Metal’in kazanmış görünmesi yanıltıcı olmamalıdır. Ford Otosan işçileri Türk Metal’e temsilcilik seçimlerinde gereken cevabı vermesini kendi yöntemleri ile bilmiştir. İşçiler bir olup ortak aday çıkartamasalar da kendi bölümlerinde seçtikleri adaylara tam destek vermişlerdir. Hemen her bölümde desteklenen adaylar oyların çoğunluğunu almayı başarabilmiş ve Türk Metal’in kemikleşmiş adaylarına azar oylar çıkmıştır.

Tüm bunların yanında en az 5800 işçinin oy kullanma hakkı olmasına rağmen 4440 işçinin seçimlere katılıp oy kullanılmış olması da içerideki öfkenin düzeyini ve dönmeyen kitleyi göstermektedir. Seçim sonuçlarını biraz daha ayrıntılandıracak olursak; Gölcük fabrikasında mevcut Türk Metal’in kemikleşmiş adaylarından en yüksek oy sayısının 1350 olması, mevcut oy sayısına göre düşük bir temsiliyete sahip olunduğunu göstermektedir. Bu tablo sayı farkı ile Yeniköy’de de yaşanmıştır. Ayrıca 7 tane adaya oy vermeyi zorunlu kılan bir seçim yaşandığı da unutulmamalıdır. Bu yüzden Türk Metal’ci gibi görünen bir dizi adaya çıkan oylar burada yanıltıcı olmamalıdır. Ek olarak, seçimi organize edenin Türk Metal olmasından dolayı şaibeler de akıldın çıkarılmamalıdır.

Sonuç olarak Türk Metal, görünürde Ford’daki seçimleri resmi olarak kazanmış ama içerideki öfkenin hala dinmemiş olmasından ve değişim iradesinin bir kez daha açığa çıkmasından dolayı yenilmiştir. İşçiler temsiliyetini Türk Metal’e vermemiştir. Türk Metal’in kemikleşmiş adayları, sadece direnişe çıkmayanlardan ve yeni işe alınan kişilerden oy alabilmiştir.

Seçimler sonrası durum böyleyken, Ford işçilerini bir dizi görev beklemektedir. Ford işçileri bir an önce birliğini oluşturmalı, bölümler arasında birbirinden kopuk olan tabloyu gidermek için adımlarını hızlandırmalıdır. Çünkü bölümler arası kopukluğun içeride yarattığı dağınıklıktan bugün sadece Türk Metal faydalanmaktadır. Türk Metal seçimlerden istediği oy oranlarını alamamış olsa da içeride bu süreci kendi lehine çevirmeye çalışacaktır. Bunun için her öncü ve sorumlu işçi taşın altına elini koymalı tek vücut olarak hareket etme bilinciyle 2017’ye hazırlanmalıdır.

Seçimler Ford Otosan’da bir kez daha başarılabileceğini göstermiş ve hiçbir şeyin eskisi gibi gitmeyeceğini açığa çıkartmıştır. Ford işçileri bunun için geçmişin derslerini çıkartmalıdır. 2017, Ford Otosan işçileri için Türk Metal’e gerekli cevabı verecek tarih olabilmelidir.

Ford Metal İşçileri Birliği

 

 

 

 

Arçelik-LG işçilerinden
Gebze Adliyesi önünde eylem

 

Türk Metal’i sırtlarından atmak için üretimi durdurarak fabrikalarını işgal eden bunun sonucunda da 173’ü işten atılan Arçelik-LG işçilerinin işe iade davası sürüyor. 7-8 Ekim’de görülen mahkemelerden biri 20 Kasım tarihine ertelenmişti. 20 Kasım’da görülen duruşma öncesinde Arçelik-LG işçileri Gebze Adliyesi önünde eylem gerçekleştirdiler.

Sabah 09.00 itibariyle adliye önünde pankartları ve sloganları ile eyleme geçen Arçelik-LG işçileri, kararlılıkla mücadelelerini sürdüreceklerini ifade ettiler.

Sloganlarla adliye önünde bekleyiş sürerken polis adliyenin önündeki demirlere asılı pankartın indirilmesini dayattı. “Haklarımızın takipçisiyiz! Boyun eğmeyeceğiz” yazılı pankart indirilmediği takdirde saldıracaklarına dair tehditkar söylemlerde bulundu.

Öğle saatlerinde duruşmaya ara verilmesiyle işçilerin yanına gelen avukatlar duruşmada, işçi tanıklarının dinlendiği belirtti.

Saat 18.00’e kadar süren duruşmanın sonucunda ise davanın 2 Şubat'a ertelendiği duyuruldu.

Kızıl Bayrak / Gebze

 
§