24 Ocak'04
Sayı: 2004 (17)


  Kızıl Bayrak'tan
  Yerel seçimler ve devrimci tutum
  Latin Amerika örnekleri ne gösteriyor?
  Kürt halkına kendi kaderini tayin hakkı!
  Neşter çürümüş yarayı deşti!
  Soruşturmalara, cezalara ve YÖK yasa tasarısına karşı Taksim'de taleplerimizi haykıracağız!
  Gençliğin açlık grevi eylemi ve destekler...
  "Şeffaflaşma" adı altında MGK yeniden tahkim ediliyor...
  İşkenceci sermaye devletini hiçbir yasa aklayamaz...
  DİSK Genel-İş Genel Kurulu yapıldı...
  Genel-İş Kurulu'nda işçilerle konuştuk...
  Güncel durum ve devrimci görevler
  Reformist solda oportünist kıvranmalar
  Cargill: Kurşunlarla değil kıtlıkla öldürülen diktatörlük!
  İran'da egemenler arası siyasi kriz!
  Irak bataklığı derinleşiyor, işgalciler açmaz içinde!
  Irak direnişi emperyalist haydutların açmazını derinleştiriyor!
  İtalya: Artan işçi grevleri ve gösterdikleri
  Dünya Sosyal Formu soldan tepkilere konu oldu...
  Sera Tekstil işçileri sendikalaştıkları için işten atıldılar
  Eğitim-Sen bölge toplantısı yapıldı...
  Bültenlerden..
  Bir deneyimden dersler... Kazanmak direnmektir!
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın



 
Kızıl Bayrak'tan

Yerel seçimlerin yaklaştığı, reformist liberallerden düzen soluna kadar geniş bir yelpazenin ittifak oluşturarak düzenin koltuk değnekliğine soyunduğu bir dönemde İstanbul’a yağan kar ve Balkanlar’dan esen fırtına tüm hayatı felçetti. Soğuktan ölümler, yollarda kalanlar, iletişim ve ulaşımda yaşanan sorunlar, saatler süren elektirik ve su kesintileri...

Yerel seçimlerde geniş işçi ve emekçi kesime “halkın yerel yönetimlere doğrudan katılımı, katılımcı demokrasi vb.” argümanlarla sahte umut ve boş vaadler pompalayan sol görünümlü bu belkemiksiz platform, bir dizi sosyal soruna çözüm vaadiyor.

İstanbul’da yaşanan son fırtına doğrudan kapitalist sistemin neden olduğu bir dizi sosyal felakete dönüştü. Belediyelere bütçeden ayrılan payı sürekli kısarak altyapı sorununu çözmeyen burjuvazinin, zaten bu sorunları çözmek gibi bir niyeti de bulunmuyor. Aksine yerel yönetimleri özerkleştirerek özelleştirmeyi, yerel yönetimlerin sunduğu hizmetleri de özel şirketlere devrederek yeni vurgun alanları yaratmayı planlıyor. Emekçi halk yığınlarını ölüme, soğuğa, eğitimsizliğe, hastalığa, susuzluğa, yolsuzluğa, karanlığa, konutsuzluğa terkeden sömürücü sınıfın gözü kârdan başka bir şey görmüyor. “Sosyal”liği adından başka hiçbir alanda kalmayan devlet, kamu yönetimi temel kanunu, yerel yönetimler yasası vb. ile sosyal devlet olmanın son kırıntılaından da sıyrılmaya çalışıyor. Son çıkarılacak yasalarla devlet, piyasa koşullarında hizmet vermeye ya da vermekle yükümlü olduğu hizmetleri sermayenin insafına bırakmaya hazırlanıyor.

İktidarı elinde bulunduran sınıf sermaye olduğu sürece bu sorunlar kendini yeniden üretecektir. Yerel yönetimleri ele geçirerek bu sorunların çözüleceğini iddia etmenin hiçbir pratik karşılığı ve gerçekliği yoktur. Bu anlamda İstanbul’da yaşanan soğuk hava, kar ve tipi sahte solun iddialarının temelsizliğine tutulan bir ayna oldu. Onlar emekçi halk kesimlerini daha fazla sosyal yıkım ve felakete sürüklemek için vahşileşen kapitalist sistemin payandalığına soyunuyorlar. Ona karşı mücadeleyi değil yamamayı, onu yıkmayı değil iyileştirmeyi vaadediyorlar.

Komünistlerin, açık ve net olarak ifade ettikleri gibi yerel seçimlerde alınması gereken tutum bağımsız devrimci sınıf çizgisidir. Tüm işçi ve emekçiler, ezilen halklar, devrimci, ilerici unsurlar bu bayrak altında birleşmeli sınıfa karşı sınıf şiarıyla mücadeleyi yükseltmelidir.

***

Yayına hazırlandığımız gün, İstanbul’da yaşanan yoğun kar yağışı ve bunun yolaçtığı elektrik kesintileri teknik olarak bir dizi soruna neden oldu. Yazıların elimize ulaşmasından yayının matbaaya zamanında yetişmesine kadar bir dizi sorun yaşadık. Bu nedenle gazetemizin bayiilere ulaşmasında benzer bir gecikme yaşanabilir. Ancak okurlarımızın gazetemizi sahiplenmek için gerekli duyarlılığı göstereceklerini umuyoruz.