İçindekiler:

1 Eylül 2023
Sayı: KB 2023/14

Örgütlü sınıf, topyekûn mücadele!
Kur Korumalı Mevduat (KKM) ucubesi...
Sarayın bilindik vizyonu: Riyakarlık
AKP, ekonomik kriz ve sınıf mücadelesi
Yaşam hakkı ancak mücadele ile korunabilir!
Suriye ile "normalleşme" mümkün mü?
"Liyakat" ve "mülakat" tartışmaları
1 Eylül Dünya Barış Günü
MESS Grup TİS süreci üzerine...
"Yaşasın onurlu mücadelemiz"
İşçi direnişleri sürüyor...
Sendikalar ve sınıf mücadelesi
Camp David ve BRICS zirvesi
AB Afrika'da yeni bir savaşa mı hazırlanıyor?
İsrail'in tehditleri ve direnişi
Libya-İsrail işbirliği krizi
Ukrayna'da savaşa itirazlar
Gate Gourmet'te işçilerin birliği
Hakan Fidan'ın Kürdistan ve Irak ziyareti
Hacı Bektaşı Veli etkinlikleri üzerine...
"Mental sağlığımız için adımlar atılmalıydı"
Vardık, varız, var olacağız!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

AB Afrika’da yeni bir savaşa mı hazırlanıyor?

 

Avrupa Birliği’nin (AB), Batı Afrika’da “misyon” adı altında yeni bir askeri müdahaleye hazırlandığı bildirildi. AB’nin “yeni bir sivil-askeri saldırı planladığı” haberlere yansıdı. Nijer‘deki darbeden sonra sömürgeci çıkarlarını koruma telaşına düşen batılı emperyalistler, askeri güçlerini kullanarak bölgede yaşanan gelişmeleri engellemek için daha aktif bir rol oynamaya hazırlanıyor. Nitekim bölgeye yönelik müdahalenin aracı olarak tasarlanan “misyon”un Ekim ayında yapılacak toplantıda AB dışişleri bakanları tarafından onaylanması bekleniyor.

Welt am Sonntag gazetesinin diplomatik çevrelere dayandırdığı haberine göre, AB ülkeleri islamcı terörün yayılması ve daha aktif hale gelmesinden “endişe” ediyor. Bu sahte gerekçelere dayanarak aldıkları operasyon kararını en geç AB dışişleri bakanlarının Ekim ayında Lüksemburg’daki görüşmelerinden sonra hayata gecirecekleri söyleniyor.

***

Batı Afrika’daki son gelişmelerin, AB şeflerini müdahale için bir yol arayışına ittiği görülüyor. Zira Burkina Faso ve Mali’den sonra Nijer’de de Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum yönetiminin askeri darbe ile devrilmesi, Fransa başta olmak üzere AB ülkelerinin bu bölgedeki çıkarlarına ağır bir darbe indirdi. 26 Temmuz’da gerçekleşen askeri darbeyle başa geçen General Abdurrahmane Tchiani 28 Temmuz’da geçiş hükümetinin başına geçmiş ve eski sömürgecilere karşı tutum alacağını belli etmişti.

Burkina Faso ile Mali’den sonra Nijer’in de batıya karşı cephe alması alarm zillerini çalmış, emperyalistler, işbirlikçi Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) üzerinden tehditler savurmuştu. Savaşla tehdit eden ECOWAS, Nijer’e 10 Ağustos’a kadar süre tanımıştı. Ancak Nijer yönetimi geri adım atmak yerine olası bir saldırıya karşı hazırlık yapmaya başlamıştı. Tehditlere tepki gösteren Burkina Faso ile Mali devletleri ise yayınladıkları ortak bildiriyle, Nijer’in yanında olduklarını açıklamışlardı. Bildiride, “Nijer’e karşı herhangi bir askeri müdahalenin Burkina Faso ve Mali’ye karşı savaş açmak anlamına geleceği” ifade edilmişti. Bölgenin en büyük devleti Cezayir de askeri müdahaleyi kesin bir dille reddetmiş ve böyle bir girişimin tüm bölgenin istikrarını ortadan kaldıracağı konusunda uyarmıştı. 

ECOWAS tutumunu değiştirmese de tehdidini belirttiği tarihte hayata geçiremedi. Bu ise Nijer yönetimin Fransa ve AB karşısındaki net tutumundan rahatsız olan Brüksel’i işe dahil olma arayışına itmiş görünüyor. “Cihatçı terörün yayılmasını” önleme yalanı ardına saklanıp emperyalist çıkarları için dört kıyı Batı Afrika ülkesine yönelik askeri saldırı planlamaya başlaması, Brüksel’deki telaşın vardığı nokta hakkında fikir veriyor. 

AB devletlerinin Batı Afrika ülkelerine doğrudan savaş açması kolay değil. Zaten AB şefleri askeri danışman göndermekten, işbirlikçi rejimlerin ordu ve polis kuvvetlerini eğitip donatmaktan söz ediyorlar. Bu yöntemle askeri müdahaleye bir tür “yerli kılıfı” uydurabileceklerini var sayıyorlar. Bu çabaların nasıl sonuçlar vereceği ise belli değil. Zira emperyalist kamplar arasındaki hegemonya savaşında güç dengelerinde yaşanan değişimi durdurmak olası görünmüyor.