İçindekiler:

1 Eylül 2023
Sayı: KB 2023/14

Örgütlü sınıf, topyekûn mücadele!
Kur Korumalı Mevduat (KKM) ucubesi...
Sarayın bilindik vizyonu: Riyakarlık
AKP, ekonomik kriz ve sınıf mücadelesi
Yaşam hakkı ancak mücadele ile korunabilir!
Suriye ile "normalleşme" mümkün mü?
"Liyakat" ve "mülakat" tartışmaları
1 Eylül Dünya Barış Günü
MESS Grup TİS süreci üzerine...
"Yaşasın onurlu mücadelemiz"
İşçi direnişleri sürüyor...
Sendikalar ve sınıf mücadelesi
Camp David ve BRICS zirvesi
AB Afrika'da yeni bir savaşa mı hazırlanıyor?
İsrail'in tehditleri ve direnişi
Libya-İsrail işbirliği krizi
Ukrayna'da savaşa itirazlar
Gate Gourmet'te işçilerin birliği
Hakan Fidan'ın Kürdistan ve Irak ziyareti
Hacı Bektaşı Veli etkinlikleri üzerine...
"Mental sağlığımız için adımlar atılmalıydı"
Vardık, varız, var olacağız!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Hakan Fidan’ın Kürdistan ve Irak ziyareti

 

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 22-23 Ağustos tarihlerinde Kürdistan Bölgesi ve Irak’ı ziyaret etti. Ziyaretin en temel konuları arasında Türkiye için “öncelikli bir sorun” olan PKK ve Kürdistan petrolü, Irak için çok önemli olan su meselesi ve Kalkınma Yolu Projesi sorunları yer aldı. Bunların tümünün Kürdistan bölgesini de ilgilendiren sorunlar olduğu açık. Fidan’ın yaptığı görüşmelerde, Iraklı yetkililerden PKK’yi silahsızlandırıp Irak ve Kürdistan Bölgesi’nden sınır dışı edilmesini istediği belirtildi. Öteki en temel sorun ise Kürdistan petrolünün Ceyhan üzerinden ihraç edilmesine yeniden başlanmasıdır.

Türkiye Dışişleri Bakanı’nın amacı, PKK ve gerillaya karşı Irak’ı ve Kürdistan bölgesel yönetimini iş birliğine razı etmekti. Görüşmelerden yansıyanlar bu konuda hedefine ulaştığı izlenimi veriyor. Yine de bu işbirliğinin hangi kapsamda olacağı bilinmiyor. Kürdistan petrolünün Ceyhan üzerinden ihraç edilmesi konusunda ise hedefine ulaşıp ulaşmadığı netlik kazanmadı. Bu konuda sorunun çözümü sanıldığı kadar kolay görünmüyor. 

Kürdistan hükümeti ziyarete ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Mesrur Barzani’nin Fidan ve Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın da içinde yer aldığı bir heyetle toplantı yapıldığı duyuruldu. Toplantıda, Kürdistan Bölgesi ile Türkiye ilişkilerinin, bölgedeki ve Irak’taki son gelişmelerin ele alındığı bildirildi. Başbakanın iki taraf arasında ticari ilişkilerin güçlendirilmesine vurgu yaptığı kaydedildi. Öte yandan, Kürdistan petrolünün de görüşüldüğü, petrol akışının önündeki engellerin kaldırılmasının ele alındığı belirtilirken petrol akışının durmasının tüm taraflara zarar verdiği söylendi. Ayrıca görüşmede Türkiye ile Irak arasında doğrudan demiryolu bağlantısı sağlayan “Kalkınma Yolu Projesi”nin de masaya yatırıldığı bildirildi. 

Görüşmede Fidan’ın da ikili ilişkilerin güçlendirilmesine vurgu yaptığı, Kürdistan Bölgesi’ne yaptığı ziyaretten ötürü duyduğu memnuniyeti dile getirdiği kaydedildi. Fidan, Hewler ziyaretlerine dair yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Sayın Bölgesel Yönetim Başkanı Neçirvan Barzani ile sabah buluştuk. Şimdi de Sayın Başbakan ile hem ikili hem de heyetler arası görüşmelerimiz oldu. Kendilerinin de ifade ettiği gibi görüşmelerimiz esnasında başta terörle mücadele olmak üzere enerji, ekonomi, ticaret ve birçok konuyu masaya yatırma ve gözden geçirme imkanımız oldu.”

“Gerek Bağdat yönetimini, gerek Erbil yönetimini PKK’yi Irak topraklarından temizlemekte oldukça kararlı bulduk. Bunun için de ayrıca memnunuz, biz de elimizden gelen bütün desteği bu makamlara vereceğiz” şeklinde konuşan eski MİT şefi Fidan, Mesut Barzani ile de görüştü. Barzani’nin Ofisi’nden yapılan açıklamada, görüşmede Kürdistan Bölgesi ile Türkiye’nin ilişkilerinin yanı sıra bölgedeki ve Irak’taki siyasi durumun ele alındığı belirtildi.

***

Ziyaretin Bağdat ayağında da benzer gündemler olduğu görülüyor. Irak Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Al-Sahaf görüşmelere dair yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Mevcut durum tabii ki Kürdistan Bölgesi’nin altyapı ve tesislerine zarar veriyor. Bu tür eylemler kabul edilemez ve bunlarla mücadelenin yolu, iki taraf arasındaki yakın ilişkilerin doğası gereği daha fazla koordinasyon ve işbirliğinden geçiyor.”

Su meselesinin yanı sıra sınır güvenliğinin de gündeme geldiğini anlatan Al-Sahaf, “Irak, iki ülke arasındaki sınır boyunca güvenlik güçlerini konuşlandırmak için somut ve sistematik adımlar attı” dedi ve “Terörle mücadele” konusunda Irak ile Türkiye’nin daha fazla işbirliği yapması gerektiğinin altını çizdi. Al-Sahaf, Irak’ın çeşitli illerinde de faaliyet gösteren 850’den fazla Türk şirketi bulunduğunu ve Türkiye ile Irak ve Kürdistan Bölgesi arasındaki ticaret hacminin 20 milyar doların üzerinde olduğunu hatırlattı.

Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin de Irak topraklarının komşularına karşı bir “tehdit unsuru” olarak kullanılmaması gerektiğini ifade etti ve “Sivil kayıplara yol açacak tek taraflı operasyonlara başvurulmaması gerektiğine de dikkat çekmek istiyoruz. Mevcut durum tabii ki Kürdistan Bölgesi’nin altyapı ve tesislerine zarar veriyor. Bu tür eylemler kabul edilemez” ifadelerini kullandı.

Fidan ise, “Irak’tan dostluk ve kardeşlik gereği PKK’yı resmen terör örgütü olarak tanımalarını bekliyoruz” dedi. Bağdat sık sık Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi’ndeki operasyon ve hava saldırılarının egemenliğini ihlal ettiğinden şikayet ederken, Hakan Fidan PKK’nin Kandil, Mahmur ve Şengal’deki faaliyetlerinin “Irak’ın egemenliğine karşı bir meydan okuma” olduğunu iddia etti. Oysa Irak yönetimi PKK’den çok Türk askerinin Irak toplarında kurduğu üslerden rahatsızlık duyduğunu defalarca dile gerip, bu işgalci güçlerin çekilmesini talep etmişti.

Irak Başbakanı Sudani’nin danışmanı Halid el-Yakubi de iki taraf arasında çözülmemiş pek çok sorun olduğunu vurgulayarak, Irak hükümetinin rahatsızlığını şu ifadelerle dile getirdi: “Bu sorunlardan biri de güvenlik sorunu. Türkiye’nin Irak topraklarındaki gayri meşru varlığı Türkiye açısından önemli konulardan biridir” dedi. Barzani yönetimi, uzun süredir AKP ile ilişkileri iyi tutma politikası izliyor. Bağdat yönetimi ise Türkiye ile arayı düzeltmekten yana olsa da öncelikle işgalci Türk askerinin Irak topraklarından çekilmesini istiyor.