İçindekiler:

29 Mayıs 2024
Sayı: KB 2024/09

Siyasal hak ve özgürlükler mücadelesini büyütelim
Kiminle, ne için "normalle?me"?
Kobanê Davası ve "adalet"
Kobanê Davası ve rejimin sureti
Rejim riyakarlığın dozunu arttırıyor
Yeni "suç" icat ediliyor: "Etki ajanlığı"
Krizin faturasını kapitalistler ödesin!
Asıl felaket gerici-faşist düzendir!
Haziran Direnişi'nin 11. yılı
Yerli-milli aparatlar
Mücadelemiz büyüyerek devam edecek
1 Mayıs tutuklamaları protesto edildi
Saray rejiminin "Tasarruf Paketi"
Nakba'nın 76. yılında direnişi devam ediyor
Üç ülkeden Filistin'i tanıma
İsrail'in soykırım saldırısı
İslam devletlerinin Filistin hamaseti
Lahey'den tutuklama emri talebi
Şi Jinping'in Avrupa ziyareti
Çin'den Tayvan'a kuşatma
İEKK Kadın İşçi Çalıştayı sonuç bildirgesi
Gericiliğin ortak dili
Güçlü aile!
Maarif Modeli
Yasaklar baharın gelişini engelleyemez!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

İEKK Kadın İşçi Çalıştayı sonuç bildirgesi

 

İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak 19 Mayıs tarihinde farklı kentlerden katılımlarla Kadın İşçi Çalıştayımızı  gerçekleştirdik. Çalıştayımızda önümüzdeki dönem kadın işçi çalışmamıza dair yaptığımız değerlendirmeleri ve aldığımız kararları paylaşıyoruz:

-Başta işçi ve emekçi kadınlar olmak üzere, kadınlar için zor bir dönemden geçiyoruz. AKP-MHP iktidarının kadınlara dönük saldırıları artarak devam ediyor. Krizin yükünün işçi ve emekçilere ödettirilmesinin bir parçası olarak kadın emeğine dönük saldırılar yoğunlaşıyor. 9. Yargı Paketi ve “yeni anayasa” tasarısında da görüldüğü üzere, Gerici-faşist iktidar “aileyi korumak” adına kadınların kazanılmış haklarına dönük yeni saldırı planları yapıyor.

-AKP iktidarının baskıcı, gerici, kadın düşmanı politikalarına karşı yıllardır mücadele eden kadın hareketi, tüm baskılara rağmen toplumsal hareketin en dinamik gücü olmaya devam ediyor. Ancak, toplum nezdindeki etkisine ve meşruiyetine rağmen, cinsel ezilmişlik ortak paydasında hareket eden orta sınıf eğilimli ve reformist-feminist çizgiye dayanan kadın hareketi yapısal zaafları nedeniyle bir sınıra dayanmış bulunuyor. Tüm sınırlarına rağmen demokratik kadın hareketini desteklemeye, bu hareketle kesişme noktalarını önemsemeye devam edeceğiz.

-Genel planda kadın hareketinin güçlü, sağlıklı ve istikrarlı bir zemine kavuşmasının yolu sınıfsal temellere dayalı, kadın-erkek işçilerin birliği ve dayanışmasını esas alan kadın işçi hareketinin güçlenmesinden geçmektedir. Sınıfsal eksenli devrimci bir kadın hareketinin gelişmesi için kadın işçilerin örgütlenmesi temelinde önümüzdeki süreçte çabalarımızı kesintisiz bir şekilde sürdüreceğiz.

-Kadın işçi çalışmamız kapsamında 2024 yılının ocak, şubat ve mart ayı boyunca “Tüm fabrikalarda/işyerlerinde, OSB’lerde ve mahallelerde 7/24 açık, ücretsiz, nitelikli kreşler açılsın!” başlıklı kreş çalışması yürüttük. Çalıştayımızda kreş çalışmasını farklı yönleriyle ele aldık.

-Gerek kadınların istihdama katılımı gerekse çocukların erken eğitimi için önem taşıyan kreş hakkını işçi ve emekçilerin gündemine taşıyabilmek, aynı zamanda güncel tabloyu analiz edebilmek hedefiyle bir çalışma yürüttük. Bu kapsamda bildiri dağıtımları, duvar gazetesi, stikır çalışması, stand çalışması gerçekleştirdik. Kreş hakkı temelinde tarihsel deneyimleri incelerken, sendikaların kreş çalışmalarını da irdeledik. Aynı zamanda yürüttüğümüz anket çalışmasında 19 il ve 83 fabrikadan ağırlıklı kadın işçiler olmak üzere yüzlerce işçi ile kreş gündemi üzerinden iletişim sağladık.

-Belli bir yaygınlıkla yürütülen çalışmaya rağmen, kreş çalışmasının fabrika zeminlerine dayanmasındaki eksikliklerin yanısıra; çalışmayı daha etkin ve gönünür kılabilmek açısından eylemli tarz başta olmak üzere daha etkili yol ve yöntemlerin kullanılması konusunda yetersizliklerimize vurgu yaptık.

-Güvencesiz çalışmanın yaygınlaştığı ve kadınların üzerindeki bakım yükünün daha da artırılmak istendiği bir süreçte, “kreş hakkı” gündemli çalışmanın devam etmesi ve bu talebin önümüzdeki dönemde çalışmamızın temel başlıklarından biri olması gerektiği sonucuna vardık. 

-Kapitalistlerin fabrikalarda, işletmelerde ve OSB’lerde kreş açma yükümlülüğünü yerine getirmesi için; belediyelerin seçim vaadi olarak gündemine alıp göstermelik adımlar attıktan sonra ortada bıraktığı mahalle kreşlerinin açılması için, “Tüm işyerlerinde ve mahallelerde 7/24 açık, nitelikli, ücretsiz kreş hakkı!” için mücadelemizi sürdüreceğiz.

- Çocuk bakımının yanı sıra hasta, yaşlı ve engelli bakımı da kadınların üzerine yıkılıyor. Toplumsal bir sorumluluk olarak ele alınması gereken hasta, yaşlı ve engelli bakımı toplumsal değer yargıları vb. nedenlerle aile bireylerinden kadınlar üzerine tanımlanıyor.

Gerek kadınlar üzerindeki bakım yükünün toplumsallaşması, gerekse de hasta, yaşlı ve engelli bireylerin sağlıklı ve nitelikli bakımlarının sağlanması için mücadele yürüteceğiz.

-Ekonomik krizin derinleşmesiyle birlikte sosyal yıkım saldırılarının arttığı ve krizin tüm faturasının işçi ve emekçilere kesilmek istendiği bir süreçten geçiyoruz. Sermaye iktidarı ücretleri açlık sınırında tutmayı, bununla birlikte esnek ve güvencesiz çalışma biçimlerini yaygınlaştırmayı hedefliyor.

Öte yandan, düzen siyasetinde “yumuşama” söylemleriyle algı oyunları yapılırken, 1 Mayıs sonrasında gerçekleştirilen tutuklama terörü ve Kobanê davasında verilen cezalar demokratik hak ve özgürlüklere dönük saldırıların tırmanacağını gösteriyor.

Bunların yanı sıra “ailenin korunması” adı altında kadınların kazanılmış haklarının da tırpanlanması gündemde. Tüm bu saldırılar hiç kuşkusuz ki en başta emekçi kadınları ilgilendiriyor.

-İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak, tüm bu kapsamlı saldırılar karşısında “Güvenceli çalışma ve yaşam için kadın işçiler bir adım öne!” çağrısını yükselteceğiz. 

Öte yandan, kadın işçi ve emekçilerin de sefalet ücretlerine mahkum edilmek istenmesinden yola çıkarak, temmuz ayında asgari ücrete zam yapılması talebini yükselten ilerici-devrimci sendikalarla birlikte “İnsanca yaşamaya yetecek ücret!” çağrımızı büyüteceğiz.

-Son dönemde gerçekleşen işçi direnişlerinin pek çoğunda kadın işçiler ön saflarda yer aldı. Çalışma koşulları ve ücretlere ilişkin taleplerin öne çıktığı direnişlerde, kadınlar yaşadıkları sınıfsal sorunların yanı sıra işyerlerinde kadın kimliğine dönük baskı, taciz ve mobinge de karşı çıkıyorlar. İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak, yoğunlaşan ekonomik ve sosyal sorunlar nedeniyle önümüzdeki süreçte artması kaçınılmaz olan işçi direnişleriyle aktif dayanışma içinde olmaya devam edeceğiz, çalışma alanlarımızdaki kadın işçilere direnişin sesini taşımak için özel bir çaba göstereceğiz.

 -İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak, kadın işçi çalışmamızda yılları bulan bir birikimimiz var. Bu birikimimizden en etkin şekilde faydalanmak amacıyla, gerek kadın sorunu ve kadın işçi çalışmasına bakış konusundaki değerlerlendirmelerimizi, gerekse de kadın işçilere dönük araçlarımızı toparlamak için adımlar atacağız. Aynı zamanda çalışmamızın bir parçası olarak mevcut yayınlarımızı da daha aktif hale getireceğiz.

Sermaye sınıfının tüm işçi ve emekçilere dönük kapsamlı saldırılarını püskürtmenin yolu devrimci bir sınıf hareketi yaratmaktan geçiyor. Bunun bir parçası olan kadın işçi hareketini büyütme çabamız kesintisizce sürecek!

İşçi Emekçi Kadın Komisyonları

24 Mayıs 2024