5 Eylül 2008 Sayı: SİKB 2008/36

  Kızıl Bayrak'tan
  Gürcistan krizi ve Türkiye
   Burjuvazi solunu aramaya devam ediyor!
Komutan yeni, parola eski:
Toplu görüşme süreci ve devrimci sorumluluk!

Metal sektöründe mücadele dinamikleri ve görevlerimiz

Metal TİS’lerine müdahale
sorumluluğu
  Canovate’deki saldırıya gereken yanıt verildi...
  İşçi ve emekçi hareketinden...
  12 Eylül faşizminden hesabı işçi ve emekçiler soracak!
  Mehmet Beşeli ile 2008-2010 Metal Grup Toplu Sözleşmeleri üzerine konuştuk…/2
  Memlekette sendika(cılık) var mı ?..
Yüksel Akkaya
  Kapitalizmin “güçlü” kadını değil, sosyalizmin özgür kadını!
  Gerici savaşlar halkların birleşik direnişiyle yanıtlanmalıdır!
  Dünyadan...!
  McCain ile Obama’nın başkan adaylığı kesinleşti…
  Çok kutupluluğa doğru…- M. Can Yüce
  Sol liberalizm: İllüzyon tüccarları ve
kolera günleri / 1
Volkan Yaraşır
  “İki, üç daha fazla Vietnam!”
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Canovate’deki saldırıya gereken yanıt verildi...

“İşçiye kalkan eller kırılacak!”

Asalak patronlar sınıfı saltanatlarını işçi kanı dökerek ve alınterini sömürerek sürdürüyorlar. İşçi sınıfını köle durumuna düşüren bu düzene itiraz ederek mücadelenin yolunu tutan işçi ve emekçileri ise, zor aygıtlarını devreye sokarak susturmaya çalışıyorlar. Ancak bu çabaları boşunadır! Zira haklı bir davayı zorbalıkla durdurmak, sefalete, yoksulluğa, işsizliğe ve geleceksizliğe karşı mücadele bayrağını yükselten sınıf devrimcilerini ve öncü işçileri teslim almak mümkün değildir.

Eline işçi kanı bulaşan asalaklardan biri olan Canovate patronu da, işçi kanı dökerek ve alınterini gaspederek saltanatını sürdürüyor. Ümraniye’de OSB-İMES İşçileri Derneği üyeleri 29 Ağustos günü saldırıya uğradılar, ancak saldıranlara anladıkları dilden yanıtlarını verdiler.

OSB-İMES Derneği’nin yaptığı yazılı açıklamada saldırıya ilişkin şunlar söylendi:

“Kamuoyuna daha önce de duyurduğumuz üzere, Canovate asalağının onurlu öncü işçilere ilk saldırısı 22 Ağustos günü yaşandı. Havzada dağıtımı yapılan ‘OSB-İMES İşçi Bülteni’nin ‘Canovate’nin mazlum patronu’ başlıklı yazısını da içeren Ağustos sayısının dağıtımı sırasında iki arkadaşımız saldırıya uğramıştı. Bülten dağıtımını engellemeye çalışan bekçi köpekleri ve fabrika müdürü İsmail Şirin bir arkadaşımızı kelepçeleyerek fabrika içine sürüklemiş, hakaretlerle birlikte saldırmışlardı.

Bu saldırıya yanıt olarak 27 Ağustos tarihinde yapmayı planladığımız basın açıklaması ise işçi servislerinin farklı bir saatte fabrikadan ayrılması nedeniyle gerçekleştirilememişti.

Ancak üyelerimizin uğradığı ilk saldırının ardından söylediğimiz gibi, derneğimiz Canovate asalağının bu pervasız saldırısı karşısında mücadele etmeye ve Canovate işçilerinin örgütlü birliğini yaratma çalışmasına devam ediyor/edecektir.

İşte bugün de gerçekleştirilen saldırı karşısında boyun eğmeyeceğimizi, mücadeleye tüm gücümüzle devam edeceğimizi haykırmak için üyelerimiz bir kez daha Canovate A.Ş. önündeydi. Gerçekleştirilen saldırıya karşı hazırlanan bildirimizi dağıtmak için fabrika önüne gitmemiz bir kez daha Canovate asalağının bekçi köpeklerinin hazımsızlığına neden oldu.

Arkadaşlarımızı görür görmez ‘Yine mi bunlar geldi? Başımı belaya sokmadan gidin buradan!’ diyerek havlayan bekçi köpeği Muharrem, hızla giriş kapılarını kapatıp işçilerin giriş-çıkışlarını da engelleyerek bildiri dağıtımına bir kez daha engel olmaya çalıştı. Arkadaşlarımızın bu sefer fabrika kapısından bildiriyi sesli olarak içerideki işçilere okuması üzerine bu bekçi köpeği biber gazı ile arkadaşlarımıza saldırdı. Fabrika Müdürü İsmail Şirin ise hakaretlerle birlikte fabrikadaki yalaka işçilere talimat vererek bu işçileri arkadaşlarımızın üzerine saldırttı. Yaklaşık 15 kişilik bu saldırıya üyelerimiz kendilerini savunarak gereken cevabı verdiler. Bu arada 22 Ağustos’ta olduğu gibi bir üyemiz zorla fabrika içerisine sürüklenerek burada saldırıya uğradı.

Arbedenin ardından olay yerine gelen jandarma, bekçi görevlilerin şikayeti üzerine 8 arkadaşımızı gözaltına aldı. Bu saldırı sırasında fabrikanın bekçi köpeklerinin içerideki arkadaşımızı vermemekte diretmesi üzerine dışarıdaki arkadaşlarımız arkadaşları gelmeden hiçbir yere gitmeyeceklerini söyleyerek sloganlarla durumu protesto ettiler. Bu olayın ardından 8 arkadaşımız gözaltına alındı ve jandarma otosunda da saldırıya uğradılar.”

OSB-İMES İşçileri Derneği, açıklamanın sonunda, bu saldırılara karşı yılmadan mücadele edeceklerini, eline işçi kanı bulaşmış bu asalaklardan işçi sınıfının mutlaka hesap soracağını vurguladı.

 

 

Canovate terörüne karşı dayanışma!

Ümraniye’de OSİM-DER üyeleri OSB-İMES İşçi Bülteni’nin Ağustos sayısının dağıtımını yaparken, 22 Ağustos günü Canovate patronunun saldırısına uğradılar. OSİM-DER’li işçiler 29 Ağustos günü, yaşadıkları saldırıyı teşhir eden bildirilerin dağıtımı sırasında, patron talimatıyla yönlendirilen jandarmanın gözaltına terörüne maruz kaldılar.

Tuzla tersaneler havzasında kölelik koşullarına karşı mücadele yürüten Tersane İşçileri Birliği Derneği (TİB-DER), yaptığı yazılı açıklamayla, OSİM-DER’li sınıf kardeşlerinin yanında olduğunu duyurdu. Yapılan açıklamada şunlar söylendi:

“Hak arama mücadelesi içerisindeki işçiler sermayenin böylesine pervasız saldırılarıyla elbetteki ilk defa karşılaşmıyor. Tuzla tersanelerine bakanlar bunu görecekler, Marport Liman işçilerine bakanlar bunu görecekler, nereye bakarsanız bakın bu tip saldırılarla karşılaşabilmek mümkün. Tarih bu saldırılara sayısız kez tanıklık etmiştir. Ancak tarihin kendisi işçi sınıfının hesap sorma gücüne de tanıklık etmiştir. Canovate patronunun tarih bilgisi zayıf olacak ki, bu kadar pervasız bir şekilde saldırma gücünü kendisinde bulabiliyor. Saldırı açık ve net bir şekilde insanca çalışma koşullarınadır. Saldırı tamamen Canovate ve türevlerinin kanlı saltanatının sürmesi içindir. Saldırı iş cinayetlerine, kuralsız çalışmaya karşı mücadele edenlere, bizlere de gerçekleşmiştir. Bu yüzden saldırı, her gün iş cinayetine kurban gitme tehlikesi altında çalışan biz işçileredir. O halde OSİM-DER’li işçilerin mücadelesinin yanındayız. Canovate patronuna karşı açacakları savaşta OSİM-DER’le birlikte olacağız.”

OSİM-DER: “Mücadele sürecek!”

OSİM-DER üyeleri Canovate A.Ş. önünde karşı karşıya kaldıkları patron-jandarma terörüne karşı 2 Eylül günü İHD İstanbul Şubesi’nde basın açıklaması gerçekleştirdiler.

OSB-İMES İşçileri Derneği üyeleri 22 Ağustos günü Canovate’de gerçekleştirdikleri bülten dağıtımı sırasında fabrika müdürü İsmail Şirin’in talimatıyla saldırıya uğradılar. Fabrikanın güvenlik görevlisi Muharrem Öztürk’ün aktif biçimde yer aldığı saldırıda bir dernek üyesi işçi kelepçelenerek zorla fabrika içerisine sürüklenmek istendi.

Bu, Canovate’deki son saldırı olmadı. 29 Ağustos günü, 22 Ağustos’taki bülten dağıtımı sırasında yaşadıkları baskı ve terörü Canovate işçilerine duyurmak isteyen dernek üyesi 8 işçi patronun talimatıyla işyerine gelen jandarma tarafından darp edilerek gözaltına alındılar. Biber gazıyla gerçekleştirilen saldırıda Korel Öztürk’ün sağ el orta parmağı, Ergin Altay’ın ise burnu kırıldı.

Basın açıklamasını okuyan OSİM-DER Başkanı Mehmet Ali Karabulut, Canovate patronunun saldırılarının ardında yatan gerçekleri açıkladı. 2007 Ekim’inde Canovate’de sendikal örgütlenme çalışması başladığını belirten Karabulut, bu süreçte fabrikada iş cinayeti yaşandığı, fabrikanın üç kez mühürlenen arıtma bölümünde çalışan Muhsin Yılmaz’ın burada çıkan gazdan zehirlenerek yaşamını yitirdiği, Canovate patronunun iş cinayeti haberini duyuran gazetemiz Kızıl Bayrak’a yazı gönderdiği bilgisini verdi.

Gazetemize Canovate patronu tarafından gönderilen yazıda, google aramasında iş cinayeti haberinin çıkmasından duyulan rahatsızlık dile getiriliyor, hatta “yanlış anlamayı” düzeltmek için fabrikaya davet ediliyorduk.

Basın metni şu cümlelerle son buldu:

“Ancak buradan bir kez daha ilan ediyoruz ki, bu çabaların hepsi nafile çabalardır. Canovate A.Ş’nin orman kanunlarından yana olan asalak patronuna, mafyavari yöntemlerle mücadeleyi bitirmeyi düşünen akılsız kapitalistlere karşı mücadele yılmadan ve kesintisiz bir biçimde devam edecektir. Biz OSB-İMES İşçileri Derneği olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da işçi sınıfının örgütlenmesi ve mücadelesinin yanında, içinde olacağız. Sadece Canovate patronuna karşı değil işçi sınıfını zapturapt altına almaya çalışan tüm sermayedarlara karşı mücadelemizi sürdürecek, işçi sınıfının örgütlü gücü ile birlikte tüm saldırılara hakettiği cevabı mutlaka vereceğiz.”

Basın açıklaması, gözaltına terörüne maruz kalan Altay ve Öztürk’ün saldırıya ilişkin yaptıkları bilgilendirmeyle devam etti. Canovate patronunun gözü dönmüş sınıf düşmanı tavrı protesto edilerek, Ümraniye bölgesinde yürütülen mücadelenin büyüyeceği ifade edildi.

Toplantıda son sözü Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu adına açıklamaya katılan Engin Bodur aldı. Sermayenin saldırılarına karşı tek çözümün birleşik mücadele olduğunu, sermayenin hemen her alanda baskı ve zoru örgütlediğini vurguladı.

Basın açıklamasına Tersane İşçileri Birliği Derneği (TİB-DER) de destek verdi. Basın açıklamasında toplantı salonunda “Baskılar bizi yıldıramaz!” ozaliti asıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul