Grevdeki Yonca Teknik işçileri 15-16 Haziranı andılar...
Yaşasın 15-16 Haziran direnişimiz! DİSK Başkanlar Kurulunda alınan karar gereği, 15-16 Haziran direnişinin 32. yıldönümü, grevde olan Yonca Teknik Tersanesi önünde kutlandı. 500e yakın kişinin katıldığı yürüyüşün ardından basın açıklaması yapıldı. Eylemde, DİSK ve Yonca Teknik işçilerinin yanı sıra, 15 Haziran günü Genel Temsilciler Toplantısı yapmakta olan Birleşik Metal-İş temsilcileri, Limter-İş, Basın-İş üyesi işçiler ile Halkevleri ve sosyalist basın okurları bir araya gelerek Tuzla Aydıntepe tren istasyonundan Yonca Teknik Tersanesine doğru yürüyüşe geçtiler.. Ayrıca İLPS (Türkiye seksiyonu), Tuzla Deri işçileri de İçmeler Köprüsünden Yonca Teknik işçileriyle dayanışmak amacıyla gelen kitleyle tersane önünde birleştiler. Basın açıklamasını yapmak üzere Yonca Teknik Tersanesine doğru harekete geçen kitle polisler tarafından durduruldu. Sendika yöneticileri ve polis arasında süren görüşmelerden sonuç alınamaması üzerine polisle kitle arasında kısa süreli bir arbede yaşandı. Bu arbede sonucu yaralananlar oldu. Uzun süren tartışmaların ardından açıklamanın tersanenin önüne gidilmeden yapılması kararı alındı. Karara karşı çıkan bir kısım Birleşik Metal Temsilcisi ile sendikacılar arasında tartışmalar yaşandı. Tartışma sırasında Birleşik Metal Başkanı, Buraya sizi biz getirdik, söylenenlere uyun, örgüt disiplinini bozmayın diyerek geri bir tutum aldı. Bu tutum geri dönüldükten sonra bir temsilcinin kürsüden yaptığı konuşmayla eleştirildi. Eylemde Yaşasın 15-16 Haziran direnişimiz!, Emekçiye değil çetelere barikat!, Yaşasın sınıf dayanışması!, Birlik, mücadele, zafer ve Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz! sloganları atıldı. 15-16 Haziran direnişinde ve işçi sınıfı mücadelesinde şehit düşenler için saygı duruşunda bulunuldu. Ardından Limter-İş Başkanı Kazım Bakış, DİSK Genel Sekreteri Musa Çam ve Deri-İş Başkan vekili Musa Servi birer konuşma yaptılar. Konuşmaların ardından kitle sloganlarla dağıldı. Açıklama bitiminde kolluk güçlerinin tersane bölgesine aşırı güç yığdığı görüldü. SY Kızıl Bayrak/İstanbul
Sendikalardan Gökçesu işçilerine ziyaret... DİSKin 15-16 Haziran Direnişinin yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde düzenlemiş olduğu Gökçesu direnişini ziyaret ve basın açıklaması, 16 Haziran Pazar günü gerçekleştirildi. Basın açıklamasına ve ziyarete Dev. Maden-Senin yanı sıra Genel-İş Ankara şubeleri, Zonguldak, Karabük, Mengenden işçi ve emekçiler ile İstanbuldan Limter-İş üyesi Yonca Tersanesi işçileri ve sendika temsilcileri katıldı. Basın açıklamasında Gökçesu Direnişinde gelinen süreç ve sınıf mücadelesindeki yeri kısaca anlatıldı. Ardından sendika temsilcileri kısa birer konuşma yaptılar. Grevdeki Tuzla Yonca Tersanesi işçilerinden birinin yapmış olduğu konuşma kitle tarafından alkışlarla karşılandı. 200 civarında bir kitlenin katıldığı basın açıklamasına direnişçi işçilerin eşleri, çocukları ve yakınları da katıldılar. Kararlı tavırları ve kazanacaklarına dair inançları, direnişin hangi atmosferde sürdüğünü gösteriyordu. Direnişçi işçiler, bu tür ziyaretlerin seslerine ses kattığını ve güçlü bir moral kaynağı olduğunu belirttiler, kazanacaklarına olan inançlarının tam olduğunu dile getirdiler. Jandarmanın yoğun önlemler aldığı ziyarette, ziyaretçilerin kimlikleri alana girişte toplandı ve etkinlik bitiminde geri dağıtıldı. Basın açıklaması madenci türküsünün ve birlikte söylenen parçaların ardından, Direne direne kazanacağız!, İşçilerin birliği sermayeyi yenecek! sloganlarıyla bitirildi. Kurtuluş yok tek başına, SY Kızıl Bayrak/Ankara
Eğitim-Sen Antakya Şubesinin Yetkiyi kazandık yemeği... Çözüm birleşik mücadelede!.. 14 Haziran Cumartesi günü Eğitim-Sen Antakya Şubesi, kendi alanında en çok üyeye sahip olması ve yetkiyi alan sendika olması nedeniyle Yetkiyi kazandık yemeği düzenlendi. Yemeğe eğitim emekçileri ile farklı işkollarından emekçiler katıldılar. Yemekte konuşma yapan Şube Başkanı Kasım Birtek şunları söyledi: 12 yıllık hak alma mücadelesinde yeni bir evreye geldik. Sahte sendikalara karşı giriştiğimiz mücadelede başarılı olduk. Ve eğitim işkolunda yetkiyi aldık. Yetkiyi almamız güzel bir şey. Yalnız bunun tüm eğitim emekçilerine ağır sorumluluklar yüklediğini, her an eylem yapma hazırlığında olmamız gerektiğini unutmayalım. Bunun için hiçbir eğitim emekçisi tatile çıkamayacak, eylemlerimiz genel merkezin talimatı ile önce illerde, sonra bölgelerde, daha sonra da Ankarada olacak. Ne İMF politikaları, ne mezarda emeklilik, ne de yoksulluk sınırındaki yaşantı, ruhumuzu karartamadı. Aksine bu çirkin politikalar azmimizi daha da arttırdı. Ancak dünyada ve Türkiyede gelişen olaylar bizleri de etkiliyor. Dünyadaki ırkçı-faşist dalga emek ve özgürlük taleplerinde ciddi bir engel oluşturuyor. Türkiyede ise sefalet sınırlarında yaşıyoruz. Bu noktada Afrikadan da gerilerde bulunmaktayız. Düşüncelerini açıklayanlara, emeğini savunanlara gaz bombalarıyla ve tutuklamalarla karşılık veriliyor. Cezaevi koşullarının iyileştirilmesini isteyenler F tipi cezaevlerine konuluyorlar ve bunca insanın ölümüne seyirci kalınıyor. Konuşmasında, tüm bu saldırılara karşı etkili olunamamasını güçlerin birleştirilememesine bağladı ve çözümün birleşik mücadelede olduğunu urguladı. Daha sonra şair Şükrü Erbaş şiddet ve barıştan bahsederek, ekonomik, siyasal ve düşünsel kuşatmadan ancak örgütlü mücadele ile kurtulabileceğimizi belirtti. Daha sonra dilini ve kültürünü yaşayamayan ezilen halklar için Barış Çağrısı adlı şiirini okudu. Yemekte İSDEMİRdeki işten atmalarla ilgili SY Kızıl Bayrakın gönderdiği mesaj okundu. Mesajda; İSDEMİRde çalışan taşeron işçiler kadrolu işçilerle aynı işi yapmalarına rağmen daha az ücret almaktadırlar. Bunun sonucunda Dörtyol İş Mahkemesine dava açan taşeron işçilerden (davayı kazanmalarına rağmen) 500ün üzerinde işçi atıldı. Gelin İSDEMİR işçileriyle el ele bu duruma karşı sessiz kalmayalım. Kriz koşullarında özelleştirmeye, taşeronlaştırmaya ve de işsizliğe karşı duralım. Çünkü kaderimiz İSDEMİR işçilerinden farklı değil. denildi. İki eğitim emekçisinin halkların kardeşliği adına Türkçe ve Arapça türküler okuması ise oldukça anlamlıydı. SY Kızıl Bayrak/Antakya
Haziran sıcağında Mutlu, sıcak günlere R. Henden |
|||||