5. Munzur Doğa ve Kültür Festivali sona erdi...
Daha az karnaval
daha çok devrimci kültürel etkinlik!
Bu yıl 5.si düzenlenen Munzur Doğa ve Kültür Festivali sona erdi. 4 gün boyunca çeşitli etkinlik ve eylemlerle devam eden festival son olarak Grup Munzur ve bir sanatçının konserleriyle sona erdi. Geleneksel olarak düzenlenen festivalin gündemini ağırlıklı olarak Munzur Çayına yapılması planlanan barajlar ve doğal hayatın korunması oluşturuyordu.
Dersim ve son durum
OHAL kalktığından ve Kürdistandaki savaşın hafiflemesinden bu yana Dersimde politik olarak bir gerileme yaşanıyor. Siyasal ve kültürel olarak yozlaşma özellikle genç kuşakta ciddi bir bozulmaya yolaçmış durumda. Bunda devrimci faaliyetin zayıflığının da ciddi bir etkisi mevcut. Bu durum hem festivalin genel havasına etki etti, hem de devrimci yayınların bulunduğu standlara olan ilginin zayıf olmasına neden oldu.
Festivalin politik yönü sönük geçti
Festivalin gerek ana temasının darlığı gerekse içeriğinin zayıf olması nedeniyle festival politik olarak sönük geçti. Birkaç panel dışında daha çok konser havasında gereçekleşti. TAYADın başlattığı ve daha sonra militanlaşan eylem dışında son güne kadar festival politik olarak cansızdı.
Bu zayıflıkta belediyenin özel bir payı oldu kuşkusuz. Tunceli Belediye Başkanının DEHAPlı olması, festivalin programının ve genel akışının DEHAPın politik etkisi altında geçmesine yolaçtı. Munzur barajlara değil, barışa akacak, festivalin genel sloganıydı. Ayrıca belediyenin festival organizasyonunda geçen yılların tersine Tunceli derneklerini dışta tutması, festivali kendi poltik platformu haline getirmesi hedefinin bir parçasıydı.
Etkinlikler, paneller ve konserler
Organizasyonda da ciddi eksiklikler vardı. Programda yazılı birçok etkinlik ya eksik yapıldı ya değiştirildi, ya da iptal edilmek zorunda kalındı.
Panellere katılım ise yoğun oldu. 2. gün belediye konferans salonunda yapılan BOP, demokrasi ve Kürt sorunu başlıklı panel, poitik tartışmaların en yoğun geçtiği etkinlik oldu. Panelistler sırasıyla birer sunuş yaptı. İlk konuşmacı Haluk Gergerdi. İyi bir konuşma yapan Gerger, ABDnin ve emperyalistlerin Ortadoğu politikalarına değindikten sonra Kürt sorununa geçti. Sözünü ise şöyle bitirdi; Ortadoğu halklarının köleleştirilmesinden Kürtlere özgürlük çıkmaz. Tam tersine, eğer ABD orada yenilirse ve Kürtler de diğer halklarla bir kardeşlik bağı şimdiden kurmazsa, bu daha sonra çok kötü sonuçlara yolaçabilir dedi.
Panelistlerden biri de Öcalanın avukatı Doğan Erbaşdı. Teslimiyetçi Kürt paltformunun sözcülüğünü yapan Erbaş; 15 yıllık ulusal devrimci mücadeleyi kayıp ilan etti. Ulusal devlet kurmaya kalkmanın bugünün dünya konjonktürüne ve Ortadoğu gerçekliğine uymadığını, bir federasyonun bu sorunu çözebileceğini söyledi. Eğer Kürt devleti kurulursa bu burjuva ve feodal sınıfların işine gelir dedi. Kürt sorununun çözümü olarak genel af, anayasal olarak tanınma, anadilde eğitim ve seçim yasasının değiştirilmesini sundu.
Haluk Gerger dışında diğer panelistler tasfiyeciliğin ve teslimiyetin sunduğu düzen içi çözümleri meşrulaştırmanın yolunu aradılar. Bir dizi izleyicinin özgür Kürdistandan yana olması panelistlerin bir kısmını rahatsız etmeye yetti.
Festival süresince kadın, gençlik, Tuncelide özürlü olmak ve arkeloji konu başlıkları üzerine biri dizi panel yapıldı. Festivalde ayrıca üç ilçeye gezi düzenlendi. İlçelerde de çeşitli etkinlikler yapıldı. Akşamları ise şehir stadyumunda konserler verildi. En coşkulu ve politik atmosferde geçen ise Grup Munzurun (festivaldeki tek devrimci gruptu) verdiği konser oldu.
Eylemler
Festivalin ilk günü Dersim Demokrasi Platformu tarafından köye dönüşlerle ilgili bir basın açıklaması yapıldı. Aynı gün Pülümürde baz istasyonları protesto edildi. 3. günü Ovacıkta gözelerde barajlara karşı eylem yapıldı.
4. günün sabahı ise geleneksel olarak yapılan yaklaşık bin kişinin katıldığı bir yürüyüş yapıldı. Yürüyüşte Munzur özgür akacak!, Şirketler Dersimden defolsun!, Munzura kalkan eller kırılır!, Katil Ata Holding Dersimden defol! sloganları atıldı.
Eylem daha sonra Mıskısağda panel ve müzik dinletisiyle bitirildi. Bunun dışında siyasal hareketlerin basın açıklamaları oldu. Son gün TAYADın eylemine polisin saldırması sonucu çatışma çıktı.
Devletin tutumu
Devlet festival süresince ciddi herhangi bir müdahalede bulunmadı. Atılım çalışanı ve Grup Vardiyanın elemanının Pertekte gözaltına alınması dışında herhangi bir olay yaşanmadı. Son gün TAYADın eyleminde terör estirmeye çalıştı. Ancak halkın eylemi sahiplenmesi devletin geri adım atmasına neden oldu. Devlet, halkın sahiplenmesi üzerine yapacağı herhangi bir müdahalenin ters tepeceğini düşünerek geri adım attı.
Standlar ve devrimci faaliyet
Festivalden bir-iki gün önce devrimci yayınların standları kuruldu. Yayın standlarına ve gazete satışlarına kitle ilgisizdi. Yaşanan dejenarasyon ve apolitikleşme devrimci yayınlara olan ilgiyi de oldukça azaltmış durumda. Festivalin bir karnaval havasında geçmesi ve devrimci faaliyetteki zayıflık, bu ilgisizliği etkileyen diğer önemli nedenler arasında.
Devrimci hareketlerin ortak bir şeyler yapmaması, daha çok kendini öne çıkaran bir tarz izlemesi, yapılabilecek ortak politik etkinliklerin de önüne geçti. Yapılması mümkün olabilecek ve belli bir kitleyi etkileyebilecek alternatif etkinlikler bu nedenlerle yapılamadı. Bölgenin yerel gücü konumundaki devrimci hareketlerin festivalin örgütlenmesine dönük ciddi bir müdahalesi ise yoktu. Oysa devrimci grupların ortak müdahalesi bir dizi kazanım sağlayabilirdi.
Komünistlerin faaliyetleri
Komünistler olarak festivalde bu yıl ilk kez olarak Kızıl Bayrak standımızı açtık. Gazete ve gençlik yayınının dışında Eksen Yayıncılık kitaplarını ve çeşitli romanları standımızda bulundurduk. Gazete satışlarımızı etkinliklerde, konserlerde sözlü ajitasyonla yaptık. Ayrıca belli mahallelerde halka ve kent esnafına da satış yaptık.
Yazık ki müdahalemiz gazete satışının dışına çıkamadı. Bu bizim en ciddi eksikliğimizdi. Elimizde yeterli materyalin ve gücün olmaması festivale müdahalemizi de sınırladı. Festivale ilk kez katılıyor olmamızın da bu zayıflıklarda önemli bir payı vardı kuşkusuz.
Sonuç olarak
Festival boyunca bir karnaval havası hakimdi. Devrimcilerin bu duruma müdahalesi sınırlı ve kendi dar çevreleriyle kaldı.
Bir dahaki festivalde daha iyi organize olmamız, çeşitli araçları devreye sokabilmemiz gerekiyor. Devrimci hareketlerle festival öncesinde yapılacak ortak bir planlama ve bunun sonucunda yapılabilecek güçlü bir müdahale belki, ilkinde olmasa bile daha sonraki süreçte ciddi kazanımlar sağlayacaktır. Yaşanan rahatsız edici yozlaşmaya rağmen Dersim halkı böyle bir çabaya sahip çıkacaktır.
|